Ticaret fuarlarının krizi ve Nikon'un yeni CEO'su – haftanın fotoğraf haberleri 15/2024
Benim hatam. Geçen hafta Sony'nin başarısız ürün yazılımı güncellemelerini çevreleyen çemberde – buna birazdan değineceğiz – bu sütun, Photokina'dan sonra Photopia'nın da öldüğü gerçeğini gözden kaçırdı. Elbette bildirdik ama etkileri ve bağlantıları biraz daha karmaşık.
Duyuru
Çünkü Şubat ayında Photopia'yı sunan PIV derneği yakın zamanda dağılacağını duyurduğunda açıkça belirtilmişti: Etkinliği sürdürmeye devam edeceğiz. Birkaç hafta sonra Hamburger Messe und Congress GmbH olaylara farklı baktı ve tıpkı PIV gibi, finansal açıdan çöküşünü haklı çıkardı. Kesin rakamlar muhtemelen hiçbir zaman bilinmeyecek ancak kesin olan şey, sergi alanı rezervasyonlarının ve diğer taahhütlerin beklenenden düşük olduğudur.
Bütün bunlar, 2018'de tamamen yeniden başlatılan Cebit'in sonunu hatırlatıyor; daha fazla eğlence, etkinliklerin karakteri, konserler, yaza geçiş: çok yönlü bir konsept. Hannoveraner Messe AG'nin basın ofisi, arka plandaki uzun tartışmalarda bunun uzun vadeli bir taahhüt gibi görünmesini sağlamaya çalıştı. Konseptin geliştirilmesinin en az üç yıl sürmesi bekleniyor. Bununla birlikte, yalnızca bir baskı yapıldı ve ilk denemeden birkaç hafta sonra Cebit kesinlikle öldü. Katılımcılar, ziyaretçi sayısı düştüğünde alan kiralarını artırmanın artık buna değmediğini daha önceki yıllarda zaten duymuştu.
Fotoğraf fuarları sona erdi
Photopia'nın aniden sona ermesiyle birlikte, yakın zamanda hiç kimse Almanya'daki büyük ve merkezi bir fotoğrafçılık etkinliğine katılmaya cesaret edemeyecek. Kendi etkinlikleriyle takipçi kitlesi oluşturan daha küçük tüccarlar ve dernekler buna çok uygundur. Ve elbette, Cebit örneğinde olduğu gibi, sadece kendi etkinliklerinde değil, fuarlarda da kendilerini tanıtmak isteyen şirketlerin artıklarını toplayacak olan dev IFA. Yine her yeniliği sürekli takip etmeyen ve yeni ürünleri ilk elden deneyimlemek isteyen insanlar tüpe bakıyor.
Fotoğraf etkinliklerindeki kriz, salgının sonuçlarına ve internet üzerinden giderek artan pazarlamaya, ancak her şeyden önce uzun vadeli karşılaştırmalarla karşılaştırıldığında satışlardaki düşüşe bağlanabilir. Pandeminin iniş ve çıkışlarından sonra artık dünya çapında ve Almanya'da istikrara kavuşmuş olsalar bile: Canon, Nikon, Sony ve diğerlerinin parası olmadan büyük olayların gerçekleşmesi kesinlikle mümkün değil. Fotoğrafçılık sektöründeki az sayıdaki büyük üreticinin gücü bir kez daha tüketicilerin başına bela olmaya başladı.
Sony güncellemesinde henüz güncelleme yok
Bu aynı zamanda Sony'nin, A7S III ve A1 için donanım yazılımı güncellemelerindeki sorunların yanı sıra A9 III – anahtar kelime C2PA için beklenen güncellemenin bulunmamasından sonra henüz çalışan bir güncelleme programı sunmamış olması gerçeğine de yansıyor. İlgili talepler şu anda yanıtsız kalıyor. O zamana kadar tek tavsiyem şimdilik güncellemeleri yüklememeniz.
Nikon, Red'in yeni CEO'sunu atadı
Nikon, bir şirketi satın almak gibi zorlu bir iş sürecinin nasıl nispeten sessiz ve profesyonel bir şekilde tamamlanabileceğini gösterdi. Red'i satın aldıktan sadece dört hafta sonra Japon grup, iki şirketin birleşmesinin tamamlandığını duyurdu. Nikon ayrıca pantolonu kimin giydiğini de açıkça ortaya koyuyor çünkü görüntüleme departmanından Keiji Oishi, Red'in CEO'su oluyor. Daha önce aynı zamanda “UX Planlama”dan, yani bir kameranın kullanıcı arayüzünün tasarımından da sorumluydu, bu aynı anlama gelmiyor. yazılım burada. Nikon fotoğraf makinelerinde hangi düğmenin nerede ve hangi tekerleğin bulunduğu her zaman iyi düşünülmüştür, bu da marka sadakatini artırır.
Kullanıcılar fotoğraf profesyonellerinden bile daha muhafazakar olduğundan, Reds'in artık film ve televizyon yapımcılığına geniş çapta dönüştürüldüğünden korkmak için muhtemelen hiçbir neden yok. Nikon da Red müşterileri için şimdilik hiçbir şeyin değişmemesi gerektiğinin altını hemen çiziyor. Yeni ürünler olması gerekiyor ancak her iki şirket de henüz hangilerini açıklamadı. Red'in önceki CEO'su Tommy Rios, “ortak CEO” olacak, yani Oishi ile birlikte günlük işleri yürütecek adam olacak. Bir süredir gölgede kalan kurucu James Jannard ise danışman olarak kalacak. Ancak bir şeyin açık olması gerekiyor: Red'in Amerikan startup kültürü, Japon liderliği altında artık muhtemelen daha az telaffuz ediliyor. Kameradaki videonun düşük kayıplı sıkıştırılmış ham kaydını tanımlayan “kırmızı patent” hakkında tek bir kelime bile yok. Diğer fotoğraf makinesi üreticileriyle karşılaştırıldığında Nikon'un bu sorunu nasıl çözeceği hala açık görünüyor.
En iyi özelliklere sahip Leitz Phone 3
Bu aynı zamanda Leica'nın “Leitz Phone 3” fiyatı için de geçerlidir. Muhtemelen oldukça yüksek ve sadece Leica yazdığı için değil. 47 megapiksel ana kameraya, Leica optiklerine ve farklı Leica görünümlerini simüle eden birçok özel yazılıma ek olarak bu, üstün özelliklere sahip bir akıllı telefondur. Buna Qualcomm Snapdragon 8 SoC, 12 GB RAM, 512 GB flash depolama artı bir MicroSD yuvası ve hızlı bir OLED ekran dahildir. 240 Hertz'e kadar çalışır, 6,6 inç boyutundadır ve 2730 x 1260 piksel görüntüler.
Sharp ile birlikte geliştirilen Leitz Phone 3, Nisan ortasında yalnızca Japonya'da satışa sunulacak. Diğer bölgelerde de satışa çıkıp çıkmayacağı henüz bilinmiyor. Kıtlık yoluyla pazarlama mı? Belki. Leica'nın marka imajı nedeniyle buna pek ihtiyacı olmayacaktı; bunun için ne kadar ücret alabileceklerini test etmeyi tercih ediyorlar. Ve Leica'nın başka yerlere göre daha fazla kült statüsüne sahip olduğu fotoğraf çılgınlığı Japonya'da bu özellikle kolaydır. Tipik bir Apple veya Samsung alıcısı, Leica'da her zaman olduğu gibi, arka tarafta geniş açılı ve telefoto lensin bulunmamasından hala rahatsız olacaktır: bu şeyi gerçekten istemelisiniz.
(Asla)
Haberin Sonu