bencede
New member
İstanbulspor Teknik Yöneticisi Osman Zeki Korkmaz, 17 yıl daha sonra gayret edecekleri Üstün Lig’de oyuncu yetiştirerek muvaffakiyete ulaşmayı hedeflediklerini söylemiş oldu.
Osman Zeki Korkmaz, sarı-siyahlı kadronun şampiyonluk kıssasını ve Muhteşem Lig’deki gayelerini AA muhabirine anlattı.
Geçen dönemin üçüncü haftasında İstanbulspor’un başına geçtiğini hatırlatan 40 yaşındaki teknik adam, “goreve başladıktan daha sonra futbolcu, idare ve teknik takım olarak kusursuz bir ahenk yakaladık. Ürettiğimiz oyun, futbolcuya, izleyenlere ve bizlere büyük keyif verdi. TFF 1. Lig’de alışılagelmiş oyun modelinin dışına çıktık. Play-off’u garantiledikten daha sonra, son 3 hafta oyunun tüm anlarında provasını yaptık. Play-off’a zihinsel, fizikî ve taktiksel olarak epey hazır girdik. Birinci maçımızda spektaküler bir galibiyet aldık. Bu, bir şeylerin habercisiydi. Finalde de ruhumuzu alana yansıtarak oynadık. Bir oyun kültürümüz var. Asıl memnunluk, bundan feragat etmeden bir şeylere ulaşmak. Eyüpspor maçını geriden gelip kazanmamız, şampiyonluk davranışıydı. O gün play-off’un şampiyonu olacağımıza inanmaya başlamıştık.” diye konuştu.
“İstanbulspor’u, bu hoş kentin ismini taşıyan tek ekibi en üst düzeyde yarıştırmak kadar gurur veren hiç bir şey olamaz.” diyen Korkmaz, kelamlarını şu biçimde sürdürdü:
“Süper Lig’de asıl dinamiğimiz oyuncu yetiştirmek olacak. Bunu Muhteşem Lig düzeyinde başardığımızda öteki bir boyut başlayacak. Kulübün gelirleri artacak. Lakin şunu net bir biçimde söyleyebilirim ki oyuncu sarfiyatları katlanarak artmayacak. Kadro ortasındaki istikrarları epeyce fazla bozmayacağız. Yabancı oyuncularda belirlediğimiz barem var. Ekip ortasında istikrar olacak. ‘Diğer ekipler epey daha büyük bütçelerde, bunlarla nasıl yarışacaksınız?’ sorularıyla karşılaşıyoruz. Bunu bir alt ligde yaptık. bir epey grubun 2-3 oyuncusuna eş kıymet bütçeyle şampiyon olduk. Muhteşem Lig’de de elimizdeki oyuncu portföyüne birkaç destek yaparak yolumuza devam edeceğiz. İstanbulspor’un bir oyun planının olduğu ve onu büyük bir disiplinle uyguladığı katiyetle söylenecek.”
“Oyuncu üreterek yolumuza devam edeceğiz”
İstanbulspor’un her vakit genç futbolculardan oluşan ve âlâ futbol oynayan bir kadro olarak anıldığını vurgulayan Osman Zeki Korkmaz, şu sözleri kullandı:
“İstanbulspor, 1990’lı senelerda öbür bir kimlikle yönetilmişti. Bunun kulübe fazlaca büyük ziyanı oldu. Merhum Ömer Sarıalioğlu, bu buhranın ortasından kulübü çıkardı ve yönetilebilir hale getirdi. İnanıyorum ki bunu hissediyordur ve bizi izliyordur. Kendi ruhumuzu terk etmeden ve oyuncu üreterek yolumuza devam edeceğiz. İstanbulspor, tarihinde genç ve yetenekli oyunculardan oluşan ve düzgün futbol oynayan grup olarak anılır. Tarihi dokusuyla bugünü buluşturacağız. İstanbulspor, her insanın ikinci kadrosu. Geri dönmeyi düşünmeyenlerin ve ‘Önce Vatan’ diyenlerin ekibi. Oynayacağımız futbolla ve oluşturacağımız rol modeliyle bir fazlaca futbolseverin birinci ekibi haline geleceğimize inanıyorum.”
“Klopp’un yolunu izledim”
Antrenörlük mesleğine 2006’da Fenerbahçe’nin altyapısında başlayan Korkmaz, uzun yıllar İsmail Kartal’ın yardımcılığını üstlendi. 2014’teki birinci teknik adamlık tecrübesinde Amasyaspor’u Bölgesel Amatör Lig’e çıkaran Osman Zeki Korkmaz, bu düzeydeki ikinci deneyiminde de İstanbulspor’la Üstün Lig’e yükselme sevinci yaşadı.
Alman futbolundan epeyce etkilendiğini, uzun yıllar Alman futboluyla ilgili araştırmalar yaptığını ve dünyaca ünlü teknik adam Jürgen Klopp’u örnek aldığını lisana getiren 40 yaşındaki çalıştırıcı, şunları kaydetti:
“Alman futbolu son senelerda beni epeyce etkiliyor. 2018’de Borussia Mönchengladbach’ta 20 güne yakın vakit geçirdim. Bu, Alman futboluyla ilgili araştırmalarımın son noktalarıydı. Jürgen Klopp’un yolunu izledim. Valeriy Lobanovskyi’ye kadar inceledim. Rinus Michels, topa sahipken neler yapılacağını bütün dünyaya öğrettiyse, Lobanovskyi de top rakipteyken neler yapılacağını değiştiren bir teknik adam. Onlar çağdaş futbolun babaları. çabucak sonrasında Sacchi, efsane Milan’da total futbolu karşı presle buluşturdu. Bütün bu kıssayı Ralf Rangnick biraz daha ileri taşıdı ve Klopp bunu dünyada en net uygulayan teknik erkeklerin başında geliyor. 1980’li senelerdaki Dinamo Kiev’i izledim ve tahlil ettim. Dinamo Kiev’in nasıl pres yaptığı ve alanı kapattığı arşivlerimizde duruyor. Sacchi, Michels ve Cruyff’un topa sahipken farklı opsiyonlar oluşturduğu ve durumları nasıl esnek kullandıkları… Bu silsileyi takip ettik ve bize kendi özgün modelimizi oluşturma imkanı verdi. Bir ekolü alıp öteki bir yere kıyafet giydirir üzere koyamazsınız zira külçeşidiniz diğer bir şey isteyebilir. Biz aslında oradaki mantaliteyi kendimize uyarlamaya çalıştık. Oyun mantalitemizi Üstün Lig’e adapte etmeye çalışacağız.”
Rol modeli Sir Alex Ferguson
Osman Zeki Korkmaz, rol modelinin Manchester United’ın efsane teknik yöneticisi Sir Alex Ferguson olduğunu tabir etti.
İskoç teknik adamın büyük muvaffakiyetler elde ettiği İngiliz temsilcisinde birfazlaca genç futbolcu yetiştirdiğini anlatan Korkmaz, “Ferguson’un biyografisi İngiltere’de birinci basıldığında getirtip okumuştum. Hakkındaki belgeselleri takip ediyorum. Ferguson’un Manchester United efsanesini yaratırken harcadığı para, Manchester City’nin son 6 senede harcadığına denk. İşte bu yüzden Ferguson benim rol modelim. Üreterek ve öğreterek uygulatmayı rol model edinmiş bir teknik adamım. Burada 10 aylık süreçte de bunu başardık. Devre içinde stoper transferi için ısrar ettiler lakin ben genç oyuncularla yola devam edeceğimi söylemiş oldum. Üretmeye devam edeceğim.” diye konuştu.
Uzun vadeli amacının yurt haricinde bir grupta bakılırsav yapmak olduğunu aktaran Korkmaz, şu tabirleri kullandı:
“İngilizce ve İspanyolca konuşabiliyorum. İspanyolca eğitim aldım. Çok sevdiğim bir lisan. İspanyolca müzik dinlemeyi fazlaca seviyorum. Bu lisanı öğrenme niçinim de bu. Julio Iglesias’ı anlayarak dinlemek istiyordum. Lisan öğrenmek benim için toplumsal bir maharet. Bunu geliştirmeyi seviyorum. Bu sayıyı kısa vakitte arttırmak istiyorum. Yurt haricinde oyuncularımız üst seviye ekiplerde muvaffakiyetle bizi temsil ediyor. Türk futbolunun yalnızca ferdi oyuncu yetiştirmediğini, sistematik bakan ve futbol görüşü olan teknik adamlar ürettiğini de dünyaya kanıtlamamız gerekiyor.”
Pro Lisans sorunu
Osman Zeki Korkmaz, Türkiye Futbol Federasyonunun UEFA Pro Lisans programlarında, bakılırsav yapan teknik adamlara öncelik vermesi gerektiğine vurgu yaptı.
Türkiye’de birfazlaca teknik adamın Pro Lisans sahibi olmakta düşünce yaşadığına dikkati çeken Korkmaz, “2013’te A kursuna gittim. A lisansta 3 sene çalıştıktan daha sonra Pro Lisans için çağrılacak noktaya geliyorsunuz. Yardımcı antrenör olarak 9 yılda 100’er Muhteşem Lig ve TFF 1. Lig maçım var. TFF 1. Lig şampiyonluğum var. Teknik adam olarak ise 38 maçım ve bir şampiyonluğum var. Seçimlerin efektif yapılması gerekiyor. Çalışan ve tercih edilen teknik adamları görmemiz gerekiyor. Seçimlerin daha şeffaf yapılması gerektiğini düşünüyorum.” formunda görüş belirtti.
“İsmail Kartal, Fenerbahçe’de kalmayı hak etmişti”
Osman Zeki Korkmaz, uzun yıllar birlikte bakılırsav yaptığı İsmail Kartal’ın sergilediği performansla Fenerbahçe’nin başında kalmayı hak ettiğini söylemiş oldu.
Kartal’ın ayrılık süreci hakkında konuşan 40 yaşındaki teknik adam, “İsmail Kartal, Fenerbahçe’de kalmayı hak etmişti. Uzun yıllar birlikte çalıştık. Yazgı birliği yaptık. Çok disiplinli, uymadığı vakit içinder haricinde daima futbol düşünen birisidir. Bu sene layık olduğu başarıyı yakaladı. İsmail Kartal, layık olduğu kıymeti bulacaktır.” değerlendirmesinde bulundu.
Osman Zeki Korkmaz, sarı-siyahlı kadronun şampiyonluk kıssasını ve Muhteşem Lig’deki gayelerini AA muhabirine anlattı.
Geçen dönemin üçüncü haftasında İstanbulspor’un başına geçtiğini hatırlatan 40 yaşındaki teknik adam, “goreve başladıktan daha sonra futbolcu, idare ve teknik takım olarak kusursuz bir ahenk yakaladık. Ürettiğimiz oyun, futbolcuya, izleyenlere ve bizlere büyük keyif verdi. TFF 1. Lig’de alışılagelmiş oyun modelinin dışına çıktık. Play-off’u garantiledikten daha sonra, son 3 hafta oyunun tüm anlarında provasını yaptık. Play-off’a zihinsel, fizikî ve taktiksel olarak epey hazır girdik. Birinci maçımızda spektaküler bir galibiyet aldık. Bu, bir şeylerin habercisiydi. Finalde de ruhumuzu alana yansıtarak oynadık. Bir oyun kültürümüz var. Asıl memnunluk, bundan feragat etmeden bir şeylere ulaşmak. Eyüpspor maçını geriden gelip kazanmamız, şampiyonluk davranışıydı. O gün play-off’un şampiyonu olacağımıza inanmaya başlamıştık.” diye konuştu.
“İstanbulspor’u, bu hoş kentin ismini taşıyan tek ekibi en üst düzeyde yarıştırmak kadar gurur veren hiç bir şey olamaz.” diyen Korkmaz, kelamlarını şu biçimde sürdürdü:
“Süper Lig’de asıl dinamiğimiz oyuncu yetiştirmek olacak. Bunu Muhteşem Lig düzeyinde başardığımızda öteki bir boyut başlayacak. Kulübün gelirleri artacak. Lakin şunu net bir biçimde söyleyebilirim ki oyuncu sarfiyatları katlanarak artmayacak. Kadro ortasındaki istikrarları epeyce fazla bozmayacağız. Yabancı oyuncularda belirlediğimiz barem var. Ekip ortasında istikrar olacak. ‘Diğer ekipler epey daha büyük bütçelerde, bunlarla nasıl yarışacaksınız?’ sorularıyla karşılaşıyoruz. Bunu bir alt ligde yaptık. bir epey grubun 2-3 oyuncusuna eş kıymet bütçeyle şampiyon olduk. Muhteşem Lig’de de elimizdeki oyuncu portföyüne birkaç destek yaparak yolumuza devam edeceğiz. İstanbulspor’un bir oyun planının olduğu ve onu büyük bir disiplinle uyguladığı katiyetle söylenecek.”
“Oyuncu üreterek yolumuza devam edeceğiz”
İstanbulspor’un her vakit genç futbolculardan oluşan ve âlâ futbol oynayan bir kadro olarak anıldığını vurgulayan Osman Zeki Korkmaz, şu sözleri kullandı:
“İstanbulspor, 1990’lı senelerda öbür bir kimlikle yönetilmişti. Bunun kulübe fazlaca büyük ziyanı oldu. Merhum Ömer Sarıalioğlu, bu buhranın ortasından kulübü çıkardı ve yönetilebilir hale getirdi. İnanıyorum ki bunu hissediyordur ve bizi izliyordur. Kendi ruhumuzu terk etmeden ve oyuncu üreterek yolumuza devam edeceğiz. İstanbulspor, tarihinde genç ve yetenekli oyunculardan oluşan ve düzgün futbol oynayan grup olarak anılır. Tarihi dokusuyla bugünü buluşturacağız. İstanbulspor, her insanın ikinci kadrosu. Geri dönmeyi düşünmeyenlerin ve ‘Önce Vatan’ diyenlerin ekibi. Oynayacağımız futbolla ve oluşturacağımız rol modeliyle bir fazlaca futbolseverin birinci ekibi haline geleceğimize inanıyorum.”
“Klopp’un yolunu izledim”
Antrenörlük mesleğine 2006’da Fenerbahçe’nin altyapısında başlayan Korkmaz, uzun yıllar İsmail Kartal’ın yardımcılığını üstlendi. 2014’teki birinci teknik adamlık tecrübesinde Amasyaspor’u Bölgesel Amatör Lig’e çıkaran Osman Zeki Korkmaz, bu düzeydeki ikinci deneyiminde de İstanbulspor’la Üstün Lig’e yükselme sevinci yaşadı.
Alman futbolundan epeyce etkilendiğini, uzun yıllar Alman futboluyla ilgili araştırmalar yaptığını ve dünyaca ünlü teknik adam Jürgen Klopp’u örnek aldığını lisana getiren 40 yaşındaki çalıştırıcı, şunları kaydetti:
“Alman futbolu son senelerda beni epeyce etkiliyor. 2018’de Borussia Mönchengladbach’ta 20 güne yakın vakit geçirdim. Bu, Alman futboluyla ilgili araştırmalarımın son noktalarıydı. Jürgen Klopp’un yolunu izledim. Valeriy Lobanovskyi’ye kadar inceledim. Rinus Michels, topa sahipken neler yapılacağını bütün dünyaya öğrettiyse, Lobanovskyi de top rakipteyken neler yapılacağını değiştiren bir teknik adam. Onlar çağdaş futbolun babaları. çabucak sonrasında Sacchi, efsane Milan’da total futbolu karşı presle buluşturdu. Bütün bu kıssayı Ralf Rangnick biraz daha ileri taşıdı ve Klopp bunu dünyada en net uygulayan teknik erkeklerin başında geliyor. 1980’li senelerdaki Dinamo Kiev’i izledim ve tahlil ettim. Dinamo Kiev’in nasıl pres yaptığı ve alanı kapattığı arşivlerimizde duruyor. Sacchi, Michels ve Cruyff’un topa sahipken farklı opsiyonlar oluşturduğu ve durumları nasıl esnek kullandıkları… Bu silsileyi takip ettik ve bize kendi özgün modelimizi oluşturma imkanı verdi. Bir ekolü alıp öteki bir yere kıyafet giydirir üzere koyamazsınız zira külçeşidiniz diğer bir şey isteyebilir. Biz aslında oradaki mantaliteyi kendimize uyarlamaya çalıştık. Oyun mantalitemizi Üstün Lig’e adapte etmeye çalışacağız.”
Rol modeli Sir Alex Ferguson
Osman Zeki Korkmaz, rol modelinin Manchester United’ın efsane teknik yöneticisi Sir Alex Ferguson olduğunu tabir etti.
İskoç teknik adamın büyük muvaffakiyetler elde ettiği İngiliz temsilcisinde birfazlaca genç futbolcu yetiştirdiğini anlatan Korkmaz, “Ferguson’un biyografisi İngiltere’de birinci basıldığında getirtip okumuştum. Hakkındaki belgeselleri takip ediyorum. Ferguson’un Manchester United efsanesini yaratırken harcadığı para, Manchester City’nin son 6 senede harcadığına denk. İşte bu yüzden Ferguson benim rol modelim. Üreterek ve öğreterek uygulatmayı rol model edinmiş bir teknik adamım. Burada 10 aylık süreçte de bunu başardık. Devre içinde stoper transferi için ısrar ettiler lakin ben genç oyuncularla yola devam edeceğimi söylemiş oldum. Üretmeye devam edeceğim.” diye konuştu.
Uzun vadeli amacının yurt haricinde bir grupta bakılırsav yapmak olduğunu aktaran Korkmaz, şu tabirleri kullandı:
“İngilizce ve İspanyolca konuşabiliyorum. İspanyolca eğitim aldım. Çok sevdiğim bir lisan. İspanyolca müzik dinlemeyi fazlaca seviyorum. Bu lisanı öğrenme niçinim de bu. Julio Iglesias’ı anlayarak dinlemek istiyordum. Lisan öğrenmek benim için toplumsal bir maharet. Bunu geliştirmeyi seviyorum. Bu sayıyı kısa vakitte arttırmak istiyorum. Yurt haricinde oyuncularımız üst seviye ekiplerde muvaffakiyetle bizi temsil ediyor. Türk futbolunun yalnızca ferdi oyuncu yetiştirmediğini, sistematik bakan ve futbol görüşü olan teknik adamlar ürettiğini de dünyaya kanıtlamamız gerekiyor.”
Pro Lisans sorunu
Osman Zeki Korkmaz, Türkiye Futbol Federasyonunun UEFA Pro Lisans programlarında, bakılırsav yapan teknik adamlara öncelik vermesi gerektiğine vurgu yaptı.
Türkiye’de birfazlaca teknik adamın Pro Lisans sahibi olmakta düşünce yaşadığına dikkati çeken Korkmaz, “2013’te A kursuna gittim. A lisansta 3 sene çalıştıktan daha sonra Pro Lisans için çağrılacak noktaya geliyorsunuz. Yardımcı antrenör olarak 9 yılda 100’er Muhteşem Lig ve TFF 1. Lig maçım var. TFF 1. Lig şampiyonluğum var. Teknik adam olarak ise 38 maçım ve bir şampiyonluğum var. Seçimlerin efektif yapılması gerekiyor. Çalışan ve tercih edilen teknik adamları görmemiz gerekiyor. Seçimlerin daha şeffaf yapılması gerektiğini düşünüyorum.” formunda görüş belirtti.
“İsmail Kartal, Fenerbahçe’de kalmayı hak etmişti”
Osman Zeki Korkmaz, uzun yıllar birlikte bakılırsav yaptığı İsmail Kartal’ın sergilediği performansla Fenerbahçe’nin başında kalmayı hak ettiğini söylemiş oldu.
Kartal’ın ayrılık süreci hakkında konuşan 40 yaşındaki teknik adam, “İsmail Kartal, Fenerbahçe’de kalmayı hak etmişti. Uzun yıllar birlikte çalıştık. Yazgı birliği yaptık. Çok disiplinli, uymadığı vakit içinder haricinde daima futbol düşünen birisidir. Bu sene layık olduğu başarıyı yakaladı. İsmail Kartal, layık olduğu kıymeti bulacaktır.” değerlendirmesinde bulundu.