Hayaldi gerçek oldu

bencede

New member
Sizden grubunuz için bir lig senaryosu istenmiş olsa, eminim on dört hafta sonunda bu biçimde bir puan farkını öykünüze yazmaya yüreğiniz el vermezdi. Trabzonspor, an itibariyle hayli değerli bir avantaja sahip. Bu durumun oluşması iki açıdan kıymetlendirilebilir. Trabzonspor’un yaptığı doğrularla başka ekiplerin yapamadıkları. Trabzonspor’un oyununu tatmin edici bulmayanlar olabilir (ben de bulmuyorum, zira şampiyonluğa oynayan yahut şampiyon olan ekiplerimizin oyununu kıyaslama kriterim Avrupa’da seri başı grupların oynadığı futbol düzeyi) fakat yakaladıkları ritim bu lig için kâfi görünüyor. Bu ritmin ardındaki gücü bir cümleyle özetleyecek olursam; “takım olmak” olgusunu içselleştirme konusunda rakiplerine fark atmış olmaları. Trabzonspor’un performansında eksik bulduğum istikametleri bulunmasına karşın,takım bütünlüğü ve tesirli solo performansların oldukçaluğu bu kararın ortaya çıkmasındaki en değerli unsurlardı. Gelelim başka gruplarımıza.
İstanbul gruplarının iki kulvarda yarış konusundaki zaafiyeti, futbol seviyemizi yine gözden geçirmemiz gerçeğini hatırlatır nitelikte. Bu haftaya kadar, Beşiktaş’ın sakatlıklarla boğuşması, Galatasaray’ın gençleşme süreci, Fenerbahçe’nin sistem ve oyun krizi ortasında oluşu bu puan farkının oluşmasının mazereti olamaz, olmamalı. Geçiş süreçlerinin oyunlarını bu derece etkilemesi de kabul edilemeyecek düzeyde. Kaldı ki süreç idaresi konusunda esaslı bir geçmişe, bilgi birikimine ve deneyime sahipler (mi?). On dördüncü haftayı ayrıyeten özel kılan bir durumda Trabzonspor’u takip eden tüm grupların puan kaybetmesiydi. Düşme sınırının gerilimini yaşayan ekiplerin tepkisine sahne olan bu haftayı yıllar daha sonra, “Hayaldi gerçek oldu” sloganıyla hatırlayacağım.
 
Üst