İslama Göre Kibir Nedir ?

Simge

New member
\İslama Göre Kibir Nedir?\

İslam dini, insanları iyi ahlakla yetiştirmeyi ve dünya hayatında düzgün bir yaşam sürdürmelerini amaçlamaktadır. Bu bağlamda, İslam'da kibir büyük bir günah olarak kabul edilir. Kibir, kişinin kendisini diğer insanlardan üstün görmesi ve başkalarını küçümsemesidir. Bu yazıda, İslam'da kibir kavramını detaylı bir şekilde inceleyecek, kibirin ne anlama geldiği, İslam'ın kibire bakışı, kibirli olmanın sonuçları ve bu olgudan nasıl kaçınılması gerektiği gibi sorulara açıklık getireceğiz.

\Kibir Nedir?\

Kibir, Arapça kökenli bir kelime olup, "büyüklük taslama, kendini büyük görme" anlamına gelir. Kibir, insanın kalbinde ve davranışlarında kendini diğer insanlardan üstün görme duygusunun ortaya çıkmasıdır. Bu duygu, kişinin sadece dışa vurduğu davranışlarla değil, aynı zamanda içsel bir hastalık olarak da tanımlanabilir. Kibir, bir insanın Allah’ın kudretini ve büyüklüğünü unutarak, kendisini en büyük güç olarak görmesidir.

\İslam’a Göre Kibir Ne Anlama Gelir?\

İslam'a göre kibir, hem bir içsel hastalık hem de toplumla olan ilişkilerde büyük bir tehlikedir. Kibir, insanın Allah’ın yaratıp yönettiği dünyada, sadece O’nun büyüklüğünü ve kudretini kabul etmemesi demektir. Kibir, insanı Allah’a karşı büyüklenmeye ve insanları küçümsemeye iter. İslam’da kibir, Allah’ın emirlerine karşı bir isyan olarak kabul edilir.

Kibir, insanın nefsini Allah’ın büyüklüğüne karşı aşırı şekilde şişirmesi, diğer insanları ise küçümsemesidir. Bu yüzden kibir, hem dini hem de toplumsal açıdan ciddi zararlar doğurur.

\İslam’da Kibirli Olmak Neden Yanlıştır?\

İslam’a göre kibirli olmak, yalnızca insanın Allah’a karşı sorumsuzluğu değil, aynı zamanda toplumun düzenini de tehdit eder. Kibir, insanı başkalarına karşı adaletsiz, egoist ve kibirli yapar. İslam’da kibir, Allah’a karşı duyulan saygının kaybolmasıyla başlar ve nihayetinde bir insanın kendisini diğer insanlardan üstün görmesiyle sonuçlanır. Kibirli insanlar, başkalarına karşı zalimce davranabilir, onları küçümseyebilir ve bu da toplumsal huzursuzluklara yol açar.

İslam, insanları kibirden uzak tutmayı hedefler. Çünkü kibir, kişinin kalbinde Allah’a karşı bir rahatsızlık yaratır ve aynı zamanda diğer insanlarla sağlıklı ilişkiler kurmayı engeller. Allah, Kur'an’da defalarca kibirli olmanın tehlikelerine dikkat çekmiştir. Bir kişi kibirli olduğunda, Allah’a olan kulluğunu doğru şekilde yerine getirmesi de zorlaşır.

\Kur’an’da Kibir Hakkında Ne Söyleniyor?\

Kur’an-ı Kerim’de kibir hakkında birçok ayet bulunmaktadır. En dikkat çeken ayetlerden biri, Allah’ın yarattığı tüm varlıkları eşit kıldığına işaret eder:

"Gerçekten, Allah katında en değerli olanınız, O'na karşı takvâ sahibi olanınızdır." (Hucurat, 13)

Bu ayet, insanların yalnızca Allah'a karşı olan takvalarına göre üstünlük kazanabileceğini belirtir. İnsanlar arasında fiziksel, maddi veya soy gibi dışsal faktörlere dayalı bir üstünlük yoktur. Bu nedenle kibir, İslam inancına tamamen aykırıdır.

Bir başka önemli ayet ise, kibirli olmanın sonuçlarına dair uyarıda bulunur:

“Kim de kibirlenip böbürlenirse, Allah onları zillete düşürür.” (Nisa, 36)

Burada kibirli olmanın sonuçları net bir şekilde ifade edilmiştir. Kibir, insanı alçaltır, toplum içinde saygı kaybına neden olur ve bir kişinin ahlaki çöküşüne yol açar.

\Peygamber Efendimiz'in Kibirle İlgili Hadisleri\

Peygamber Efendimiz (sav), kibir konusunda çok sayıda hadis bırakmıştır. Bu hadislerde kibir, sadece içsel bir hastalık olarak değil, aynı zamanda toplumsal ilişkileri bozan bir davranış olarak da tanımlanmıştır. Bir hadiste, Peygamber Efendimiz şöyle buyurmuştur:

“Kalbinde zerre kadar kibir bulunan kimse, Cennete giremez.” (Sahih Muslim)

Bu hadis, kibirin insanın imanına zarar verdiğine ve ahiretteki ödülünü kaybetmesine sebep olacağına işaret eder. Kibir, kalpte yer ettiği zaman, bir insanın doğru yolu bulması zorlaşır ve ibadetlerini düzgün bir şekilde yerine getiremez.

Başka bir hadiste ise Peygamberimiz, kibirli insanların alçaltılacağını belirtmiştir:

“Kim Allah için alçakgönüllü olursa, Allah onu yüceltir. Kim de kibirlenirse, Allah onu alçaltır.” (Sahih Muslim)

İslam’da kibir, Allah’ın büyüklüğünü unutmaktan kaynaklanır. Kişi, Allah’ın kudretini unutup, kendini yüceltmeye çalıştığında kibirli olur. Ancak doğru bir müslüman, her zaman alçakgönüllü olmalı ve Allah’a karşı tevazu göstererek başkalarına zarar vermekten kaçınmalıdır.

\Kibirli Olmaktan Nasıl Kaçınılır?\

Kibirden kaçınmanın en temel yolu, Allah’ın büyüklüğünü kabul etmek ve insanları eşit olarak görmekten geçer. İnsanlar, sahip oldukları maddi ve manevi değerleri Allah’ın lütfu olarak görmeli ve başkalarına karşı kibirli bir tavırdan uzak durmalıdır.

Bir diğer önemli nokta ise, kendi eksikliklerini fark etmek ve bunları kabullenmektir. İnsan, kendisini diğerlerinden üstün görmeye başladığında, ahlaki değerlerini yitirme riskiyle karşı karşıya kalır. Kişinin, nefsini terbiye etmesi ve alçakgönüllü olması gerekmektedir.

Bunun yanı sıra, müslümanlar için en önemli öğütlerden biri, Peygamber Efendimiz’in hayatına örnek alarak yaşamak olmalıdır. Peygamber Efendimiz, hayatı boyunca son derece alçakgönüllü bir insan olmuş ve hiçbir zaman kibirli davranmamıştır. Onun bu tutumu, müslümanlara kibirden kaçınmaları konusunda en güzel örnektir.

\Sonuç\

İslam’da kibir, insanın kendisini Allah’a ve diğer insanlara karşı üstün görmesi, başkalarını küçümsemesi anlamına gelir ve büyük bir günah olarak kabul edilir. Kur’an ve Hadislerde kibirli olmanın tehlikeleri vurgulanmış ve alçakgönüllü olmanın önemi anlatılmıştır. Müslümanlar, kibirden kaçınarak, Allah’a karşı tevazu göstermeli ve başkalarıyla ilişkilerinde saygılı ve eşitlikçi bir tutum benimsemelidir. Alçakgönüllülük, sadece dünya hayatında değil, ahirette de insanı yüceltecek en değerli haslettir.
 
Üst