Estağfurullah yerine ne kullanılır ?

Hasan

Global Mod
Global Mod
[color=]“Estağfurullah” Yerine Ne Kullanılır? Bir Cümlede Saklı İnsanlık

Merhaba forumdaşlar,

Bazen bir kelime, içimizdeki en derin duyguları öyle bir şekilde dışa vurur ki, hemen aklımıza ne söylememiz gerektiğini, hangi kelimenin karşımızdaki kişiye nasıl bir anlam vereceğini hissederiz. Bugün, aslında her an söylediğimiz, ama bazen anlamını derinlemesine düşünmeden kullandığımız bir kelimeye odaklanmak istiyorum: Estağfurullah.

Hepimizin, birine teşekkür ettiğinde ya da nazını kabul ettiğimizde söylediği o yaygın ama bir o kadar da duygusal ifade… Ama acaba bu kelimenin arkasındaki anlamı ne kadar doğru ve derin hissediyoruz? Ya da “Estağfurullah” yerine başka ne kullanabiliriz?

Bunu anlamak için, bir hikâye paylaşmak istiyorum. Belki de bu hikâye, hepimizin günlük yaşamda farkında olmadan ama içten içe kullandığı o kelimenin ardındaki duyguyu daha iyi kavramamıza yardımcı olur.

[color=]Bir Adım Yanında: Adam ve Leyla'nın Hikâyesi

Bir zamanlar, bir kasabada, Adam adında genç bir adam yaşardı. Adam, her yönüyle dikkatli, planlı ve çözüm odaklı biriydi. Bir problem çıktığında, hemen çözüm üretir, akılcı adımlar atar, her zaman bir stratejiyle hareket ederdi. Bir gün, kasabada bir yardım organizasyonu düzenlendi. Adam, her zamanki gibi, organizasyonun başarısız olmasına izin vermemek adına tüm geceyi çalışarak geçirdi. Hem ekip arkadaşlarını yönlendirdi, hem de işlerin eksiksiz yapılması için her detayı kontrol etti.

Leyla ise Adam’ın kasabada uzun zamandır tanıdığı bir arkadaşıydı. Fakat Leyla, Adam’dan farklı olarak, duygusal zekâsı yüksek ve ilişkileri önceleyen bir insandı. Onun için her zaman başkalarının ruh hâlini anlamak ve onlara duygusal olarak destek olmak daha önemliydi. Organizasyona da gönüllü olarak katılmıştı, ama Leyla’nın yaklaşımı biraz daha farklıydı. Onun önceliği her zaman insanlardı, nasıl hissettiklerini öğrenmek ve onlara değer vermekti.

Bir gün, Adam ve Leyla, organizasyonun sonunda kalan birkaç kutuyu taşımaya başladılar. Leyla, kutulardan birini kaldırmaya çalışırken yanlışlıkla yere düşürdü ve kutunun içine konmuş olan kitaplar etrafa dağılmaya başladı. Bu durum, Adam’ı biraz zorladı çünkü tüm işleri düzgün ve düzenli yapmak isteyen biriydi. Leyla ise hemen yere diz çöküp kitapları toplamaya başladı.

Adam bir an için dikkatle Leyla'ya baktı ve derin bir nefes aldı. Onun yaklaşımını seviyor, ama bazen her şeyin mükemmel olmasını isteyen biri olarak bu tür küçük aksaklıklar onu zorlayabiliyordu. Adam bir adım attı, sonra hafifçe gülümsedi. Leyla’nın elini nazikçe tuttu ve dedi ki:

“Bunu bilerek yapmadın, değil mi?”

Leyla, gözleri biraz mahcup, “Tabii ki bilerek yapmadım,” dedi.

Adam, ona gözlerini dikip, “Estağfurullah,” diye cevap verdi. Ama içinden, aslında bu durumda Leyla’ya nasıl daha içten bir şeyler söyleyebileceğini düşündü. Bu kelime, bir tür mecburiyet gibi geliyordu. Estağfurullah demek, sadece duygusal bir savunma gibiydi; sanki başkalarının bize verdiği değeri doğru bir şekilde yansıtamıyorduk.

[color=]Leyla'nın Duygusal İfadeleri ve Adam'ın İçsel Arayışı

Leyla, Adam’ın aslında bu durumu anlamasını bekliyordu. Kendisi için, bazen kelimelerin sadece birer savunma mekanizması olduğunu hissediyordu. Ama ne yazık ki, “Estağfurullah” gibi kelimeler, bazen söylenmesi kolay ama gerçekte anlamı yüklenen cümleler olmaktan çok, sadece toplumda duyduğumuz ve ezbere söylediğimiz sözcükler haline geliyordu.

Adam, belki de “Estağfurullah” demek yerine, Leyla’nın gerçekten ne hissettiğini sormayı, ona karşı daha fazla empati göstermeyi ve duygusal bir yanıt vermeyi istemişti. O an, Adam, stratejik bir çözüm yerine, insanı insan yapan o incelikli duyguyu anlamak ve ona göre tepki vermek istediğini fark etti. Belki de Leyla’nın hak ettiği şey, onu anlamak ve bir adım daha yaklaşıp, “Leyla, bu konuda sana yardımcı olmalıyım,” demekti.

O an, Adam’ın içinde bir şey değişti. “Estağfurullah” gibi kolayca kullanılan bir kelime yerine, duyguları daha derinlemesine ifade edebilecek bir şeyler aramaya başladı. Leyla’ya baktığında, sadece yardım etmenin ötesinde, ona değer verdiğini, ona destek olmak istediğini hissettirmesi gerektiğini anladı.

[color=]Empati ve Çözüm Arayışının Karşıt Yolları

Adam’ın hikayesinde olduğu gibi, erkeklerin bazen çözüm odaklı yaklaşımları, duygusal anlamda boşluklar yaratabilir. Çözüm odaklı olmak çok önemli bir şey, ancak bazen bir insanın duygusal olarak nasıl hissettiğini anlamadan verilen çözüm, beklenen etkiyi yaratmaz. Erkeklerin bu tarz stratejik yaklaşımları, duygu ve ilişki odaklı bir bakış açısına ihtiyaç duyar. Kadınlar ise, genellikle empati göstererek, ilişkileri güçlendirme ve insanların ruh hallerini anlamaya yönelik bir yaklaşım sergilerler.

Leyla, “Estağfurullah” yerine, belki de Adam’a, “Senin için zor olabilir, ama senin gibi biriyle çalışmak gerçekten çok değerli,” diyebilirdi. Bu şekilde bir yaklaşım, Adam’a sadece çözüm sunmakla kalmaz, aynı zamanda onun duygusal olarak değerli olduğunu da hissettirirdi.

[color=]Hikâyenizi Paylaşın!

Peki ya siz, “Estağfurullah” demek yerine hangi kelimeleri kullanmayı tercih ediyorsunuz? Bu hikâyede olduğu gibi, kelimeler bazen sadece birer kalıp olabilir. Fakat kelimelerin arkasındaki duygu ve niyet, onları anlamlı kılar. Kendi deneyimlerinizi paylaşarak, bu konuda hep birlikte daha fazla fikir ve duygu alışverişi yapabiliriz. Bazen bir kelime, sadece bir cümle olmanın ötesine geçer, içimizdeki insanlık duygusunu yansıtan bir bağ kurar.
 
Üst